“… kendi kötülüğünden daha büyük bir kötülükle karşılaşınca insan; timsahlarını derinliklerine gizleyen, iyilik dolu bir nehre dönüşüyor;
- sohalilyildiz
- 21 Oca
- 2 dakikada okunur
Ne zaman amansız bir hastalığa yakalansak, ne zaman bizi yok edecek ve ölümün kıyısına getiren bir olayla karşı karşıya gelsek ya da insan için felaket olan bir durum karşımıza dikilse, insani değerlerimiz birdenbire yükseliveriyor.
İşte bu zamanlarda iyilik düşünüyoruz. İçimizdeki kötülüğü dışarıya yansıtan davranışlarımızdan, kötülük birdenbire uzaklaşıyor.
İşte bu zamanlarda iyilik düşünüyoruz. Kötülüklerden aniden uzaklaşıp, iyiliğin yanında yer almayı seçiyoruz. Yüzümüzdeki iyilik maskelerine, bayram şekeri toplayan çocuklar gibi iyiliğin kapılarını çaldırıyoruz.
Bu saatten sonra kendimizin ve içimizdeki kötülüğün bilincine varmaya başlıyoruz ya da kötülüğün asıl kişiliğimiz olduğunu fark ediyoruz demek isterdim, ama bu doğru olmazdı. Sadece kendi kötülüğümüzden daha büyük bir kötülüğün dayanılmaz baskısı bizi kendi kötülüğümüzden şimdilik uzaklaştırıyor. Daha büyük bir kötülük karşısında iyilikle mırıldanan bir kedi oluveriyoruz. Kötülüğümüzü aşan ve bizi içine almayıp dışarıda bırakan bizimkinden daha sağlam bir güç karşısında mecburen iyilik simidine sarılıyoruz.
Bizi yaşamın sonuna ve ölümün başlangıcına getiren; yakalandığımız hastalık, geçirdiğimiz ölümcül kaza, son anda kurtulduğumuz bir kalp krizi gibi durumların, ancak karşıtlıkla yok edilebileceğinin farkına varıyoruz.
İşte bu yüzdendir dönüşsüz bir yolculuğun sonu, ölümün giriş kapısına gelen insanın davranışlarındaki yüz seksen derecelik ani değişimler.
Bir şekilde ölüme yaklaşmış ve ölümle yüz yüze gelmiş insanların görünürdeki davranışlarında meydana gelen tam tersi bu değişim, ölümden sonra kötülere neler olacağı konusunda var olan yaygın kanıdır. Kötülere “öbür tarafta” iyi davranılmayacağı ve iyilikle karşılanmayacağı; insanlığın tarih sahnesine ilk çıktığı andan beri kullandığı ortak dilidir. Yaşamla ölümün kıyısına gelmiş insanların davranışlarındaki bu değişimin sebebi başka nasıl açıklanabilir?
İşte ölümden sonra gerçekte neler olacağını bilememek ve kötülerin kötülükle karşılanacağı kanısı: bu insanları dize getiren deyim yerindeyse “insan olmaya” getiren bir durumdur. Ve insan…
Kötü durumdan kurtulup, ölümden uzaklaştığında ya da yaşama geri geldiğinde ve yaşayacağına dair inancı arttığında, derinlere sakladığı kötülük timsahları tekrar su yüzüne çıkıyor…
İşte bu iki yüzlü durum, insanı insandan eden en önemli mesele haline geliyor…
Ve insan…
Kötülüğü geçinceye kadar iyiliğe dayı demek adına; daha büyük bir kötülük karşısına dikildiğinde ve o kötülüğe dahil olmayınca iyilik maskelerini takınıyor, kendi kötülüğü daha güçlü oluncaya kadar…”

Comments